Bölgesel Saç Dökülmesi

Akla ilk saçkıran diğer adıyla alopecia areata gelir, ancak Ecevit tipi dökülme denilen tepeden kayıp ya da şakaklardan körfez şeklinde dökülmelerde bölgesel saç dökülmesi sınıfına girebilir. Saçkıran daha küçük bozuk para şeklinde dökülme ile ortaya çıkar ve özellikle kafanın hepsinde değil dar bir alanında tam anlamıyla kelliğe neden olmaktadır.

Bölgesel saç dökülmesi nasıl önlenir?
Saçkıran tedavisi kelleşmiş alanı tahriş etmek (sarımsak veya çeşitli asitlerle), kortizon içeren merhem kullanmak, kortizon enjeksiyonu yapma şeklinde yapılır. Gelişmiş ülkelerde yaygın şekilde kullanılan ancak Türkiye’de hazır ilaç olmadığı sadece belirli eczanelerin yaptığı squarik asit di butil ester ( SADBE ) tüm bunlardan daha başarılıdır ancak normal ilaç gibi satılmadığı için tüketimi çok azdır. Hazırlanarak sunulsa da saçkıran tedavisinde % 95’ler düzeyinde başarılı bir kimyasal maddedir.

Diğer dökülmelerin tedavisinde kullanılan 3 madde vardır; procapil ( % 2 ve % 3 ), minoxidil (% 2 ve % 5) spreyleri, bunlarla beraber ya da tek başına finasterid (1mg) tabletleri kullanılır. Bunların dışında HGF sprey gibi değişik maddelerden formüle edilmiş spreyler de vardır. Tepe ve üst kısımdan olan bölgesel saç dökülmelerinde tedavi başarı yüzdesi kullanılan maddeye göre % 94’lere kadar çıkabilmektedir, şakak kısmı için bunu söylemek zordur. Her ne kadar bazı ilaçlar çeşitli iddiada bulunsa da şakak bölgesindeki saç dökülmelerinde ilaçların etkinliği tepe ve üst bölgelere göre daha azdır. Bu ilaçlardan procapil uzun vadeli sonuçlarının iyi olması sebebiyle tercih edilebilir, finasterid ise yan etkileri sebebiyle iyi araştırıldıktan sonra kullanılmalıdır.

Bölgesel saç dökülmesi şampuanlar ile önlenir mi?
Gerek bölgesel gerekse yaygın dökülmelerde şampuanların çok etkisi olmamaktadır, LSSRE içeren şampuanlardan kısmen etki beklense de genel olarak şampuanları dökülme tedavisine yardımcı gibi düşünülmeli ve reklamlara aldanılmamalıdır.

Tüm kafadan saç kaybı olan kansızlığa bağlı kayıplar, telogen effluvium, guatr hastalığından olan kayıplar, DUPA tipi dökülmeler çok farklı sebeplerle olduğu için konu içeriğine alınmamıştır.